Ağlayan Flipper

4 Temmuz 2009 Cumartesi

Bir zamanlar tvde çok görürdük Savaş Karakaş'ı. Kimdi, nasıl programlar yapardı hiiiç hatırlamıyorum aslında. Ama epeydir ne zaman rastlasam izlerim İzTv'de Sudaki İzler'i.
Bugün Ağlayan Flipper vardı. Çok hoşuma gitti.





Doğal yaşamının 10000'de 1'ine hapsedilen yunusların öyküsü.
'Herkesin ölmeden önce yapmak istediği şeydir yunuslarla yüzmek. Peki yunuslar insanlarla yüzmek ister mi?' diye soruyor..
Engin maviliklerde doğal yaşamlarını sürdürmeleri gereken memeliler onlar. Fakat zorlu eğitimlerden... geçip burunlarında top sektirmeyi, halka çevirmeyi öğreniyorlar. Zaten masmavi sularda senkronize hareket edebilen bu memeliler, bunu kovadan birkaç balık daha fazla kapabilmek için yapmak zorundalar.
Zaten hayatları yıllardır farklı şekillenmiş. Mitolojide ve dinlerde çok kutsallar. Fakat ülkemizde bir dönem Karadenizli balıkçılar tarafından hamsileri yedikleri gerekçesiyle günah keçisi seçilip avlanmışlar ya da resmen soykırıma uğratılmışlar. Zira dönemin hükümeti balıkçılara domdom kurşunu dağıtarak bu acımasızlığa yardımcı olmuş.
Olayın bir de çok daha farklı bir yönü var- Yunusla terapi. Bu işten ciddi paralar kazanan bir sektör var. Bir de çocuklarının zihinsel ve bedensel zorluklarının az da olsa düzelebilmesi için onlara umut bağlayan ebeveynler.
Ve fakat, yunusların böyle iyileştirici bir özelliklerinin olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış değil.
Yani birkaç ebeveynin, çocuğunun bu sayede düzeldiğini söylemesi ya da terapistlerin tavsiyesi bilimsel yeterlilik taşımıyor. - diyor birçok bilim insanı.
Zira, doğal yaşamından koparılmış, birkaç metrelik havuzlara hapsedilmiş bu balıkçıkların böyle bir özelliği olsa bile zamanla ortam ve yaşam şartları nedeniyle kayboluyor.
Ve yüzlerindeki o ifade.. Her zaman gülümseyen, mutlu flipper..
Bir eğitmenin söylediği söz çok acı:
'O ifade mutlu olduklarından mı?.. Öldüklerinde de zaten var...'

Belgeselin yayın saatleri burada....

0 yorum: