En son ne zaman çaresiz hissettiniz kendinizi?
Onun canı yandığında?
Canı yanarken birşey yapamadığınızda??
2 sn bırakmıştım oysa sadece..
O fındıkları tıkırdatırken, Uluç Ege kucağımda ceviz de getireyim diye girdim içeri sadece.
Aptal rüzgar, gerizekalı kapı, sabırsız Melek Güneş ve çaresiz çaresiz ben...
Kapı çarptı hızla..
Güneş'in sesini duydum ama kendi yok..
Camdan baktım..
Eli kapının altında, kendisi yerde...
Açmaya çalıştım, açamadım.
Bağırarak aşağı indim. Bu arada kucağımdaki Ege'yi salonun ortasına bırakıverdim.
Etrafta kimse yok. S.annem dişçiye gidecekti. Yan bina boş. Gerisi bahçe zaten..
S.annem erken dönmüş. En arka odadan duydu sesimizi. Ne anlattım, nasıl anlattım hiç bilmiyorum. Kapı, Güneş, yüzü, eli...Bişeyler sayıkladım.
Bu arada canım hala yerde, eli de kapının altında.
Allahtan pimapen kapı. Tutukluk yaptı. Ben aşağıdan yukarıya ittirdim, annem kendine doğru asıldı iyice.
Kapı açıldı...
Bütün bunlar 15-20 sn içinde gerçekleşti.
Sağ elinin üstü, 3 parmağı sıkışmış.
Hemen yıkadım, hem yüzünü hem minik tombik parmacıklarını..
O sustukça ben ağlamaya başladım.
İşin kötüsü S. annem, panikle ağzındaki fındık parçalarını dökülen diş gibi görmüş, çok kötü oldu.
Elimizde bir paket buz, acile gittik M.babamla.
Uluç Ege'yi babanesine bıraktık, tam da uyku saatiydi. Zaten korktu ablasının ve belki de daha çok annesinin ağlamasından..
Yolda parmakları ve elinin üstü şişmeye başladı.
Çocuk doktorumuzu aradım. 'Ortopedi bakar, hemen arıyorum, acile gelin.' dedi. Ortopedist de eşi zaten. Acildeki herkes çok yardımcı oldu. Gençleri görünce MG de sustu zaten.
Kırık, çıkık yok, röntgen çekildi. Ezilme olmuş. Krem yazdı doktor.
Herkesin söylediği aynı şeydi. 'Allahtan pimapen kapıymış, yoksa eskiden demir kapı sıkışmasından gelen çocuklar olurdu.' Düşünmek bile istemiyorum.
Hastaneden çıkarken Güneş, dedesine abinin nasıl elinin fotoğrafını çektiğini anlatıyordu.
Ve ben..
İçim yine o iğrenç kıyma makinesindeydi. Hala midem ağrıyor.
Bloga geç yazmanın nedeniyse, olaydan bihaber, turda olan ve blogumu okuduğunu bildiğim eyp...
En son...
11 Mayıs 2010 Salı
Gönderen elfeyp zaman: 04:08
Etiketler: güncel, kaptan, miniğim, miniğim jr
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
14 yorum:
O anki paniği hiç düşünemiyorum.Ben okurken bile bir fena oldum.Çok geçmiş olsun canım..
Canım benim çok geçmiş olsun.. Ne kadar dikkat etsen de olacağı varsa oluyor. Allah daha kötüsünden korusun. Benim için de öp, tombiş parmakları..
canım minik güneş.. kıyamam sana olacak bunlar allah daha kötüsünü yaşatmasın.. çok üzüldüm bu kadar olsun yaşanan. çok geçmiş olsun..
çok geçmiş olsun. düşünemiyorum yaşadığın paniği allahım bi daha yaşatmasın.
cok gecmis olsun. Gorunmez kaza iste. Allah daha buyuklerinden korusun evlatlarimizi.
Çoook geçmiş olsun Elf. Eminim sen MG den daha çok acı çekmişsindir. Neyse ki ciddi birşey olmamış. MG'yi tombul yanaklarından öp bizim için.
Elif resmen başıma ağrı girdi, çok ciddiyim, off böyle atlatmışsınız en azından...
çok geçmiş olsun elf'cim. çok çok ucuz atlatmışsınız gerçekten de
Çok geçmiş olsun, Allah beterinden saklasın, çocuk büyütmek çok zor iş...
geçmiş olsun, nasıl korktuğunuzu tahmin edebiliyorum, neyseki bişeyi yokmuş güneş in...
Geçmiş olsun melek güneşe öpüyorum minik parmaklarından böyle ufak kazalar oluyor işte arada fakat olan annelere oluyor o korku bir an lık korku neyse geçmiş olsun :)
Ahh çook geçmiş olsun,melek iyi ya,çok şükür :( seni tahmin bile edemiyorum,bizimde başımıza bu tarz olaylar bir iki kere geldi
,resmen ana kalbi ağızdan çıkıp fırlıyor,biliyorum...çoook geçmiş olsun,bir daaaha yanınıza yaklaşmasın böyle olaylar...
Çooook teşekkürler arkadaşlar..
O an için çok kötü ama şimdi düşününce ucuz atlatılmış bir anımız oldu. Tekrarlanmaz umarım hiçbirimiz için..
çok geçmiş olsun çok üzüldüm :(
Yorum Gönder