Yine yaz, yine yaz

6 Temmuz 2012 Cuma



10 gün diye başlayan, 'Arada akşamları uğrarım' diye teselli bulan bu tur, 16. gününde daha bitmedi. Sadece 1 gece geldi, gece 11'den sabah 4'e kadar evdeydi. Sabah Güneş 'Rüyamda babamı gördüm' dedi, aslında o gece gerçekten babasıyla uyuduğunu anlamadan. Bu haftaiçi gün saymaya başladım, kuzulara belli etmeden. Çarşamba evde olacaktı sözde, perşembeye kaldı, sonra cuma kesin oldu. Bugün pazara kaldı..
10. yazımız ve ben çoktan hayal kurmaktan, plan yapmaktan vazgeçtim. Ama tam hazırlanıp, kafamda en azından, çocuklara 'Akşam babanızı almaya gidiyoruz.' dediğimde bozulunca herşey, kontrolümü kaybediyorum.






Güneş çok belli ettirmiyor, ama Uluç Ege, her gece yatmadan soruyor, telde konuşuyor,sabah gözünü açmadan, bu gerçek, uyanmak üzereyken soruyor, 'Bugün geliyo mu babam!!'
Dün bi an dayanamadım artık, tansiyonum 10-5. Aslında benim için normal sayılabilir ama inanılmaz bi başdönmesi, boynum tutuk, çocuklarla üçümüz uyuyoruz ve ben uyku metodcularını evime davet ediyorum fikir vermeden önce. Babalarının evde olmayışını çok anlamasınlar diye, sabah deniz, öğleden sonra bahçe, akşam oyun alanı, yorgunluktan hemen sızsınlar, çok fazla sormasınlar diye gece 10'da mutfaktan sütü alıp doğru yatağa derken, iflas etmek üzere bünyem..
Sonuç şimdilik pazar gibi görünüyor gelişi. 1 gün durup şimdilik 1 hafta gibi belirlenen yeni bir tur!!
Bodrum'da yaşıyorum ve yazlardan nefret ediyorum nokta!!

Biri beni durdursun!!!

4 Temmuz 2012 Çarşamba



Aklıma yeni evle ilgili her gün yeni bir fikir geliyore!! Kapı girişi, çocuk odası, marin tarzı, uçuşan minik kuşlar, duvar stickerları... Bazen hepsi birbirine karışıyor, aldıklarım, alacaklarım..Biraz ara verip nefes alıyorum, kart limitini de zorlamadan indirimleri kaçırmıyorum.. Bi de şansımıza çok çok yakın açılan midtown var. Büyük şehirlerdeki klasik alışveriş merkezlerinden. Ama Bodrum'da bu denli büyük ve kapalı alışveriş merkezi olmadığından, şoka girdik hepimiz :)
İştee aldıklarımdan bazıları..





Büyük ayna ve aksesuarlar, Boyner'den. Aslında Oasis'te cücük kadar bi boyner vardı ama bu yeni açılan daha çok hoşuma gitti. Zira Bodrum'daki mağazalar çoğunlukla ayıp olmasın diye açılan cücük boyutlarda olanlar. Bi İzmirli olarak Konacık'taki YKM'ye güldüm hatta. Konak'takinin onda biri kadar..
Neyse işte aldım bişeyler. Bikiniye bayıldım, sunsette 40 tayyiplirası. Çocuklara zaten neredeyse hiç indirim dışı bişey almam, alamam, vicdanım elvermez.Zaten giydiği şurda bikaç ay. Üstelik Koton'da ve özellikle LCW'de çokçok uygun fiyata, çok güzel şeyler var. Ama hep de kızlara göre. Zaten LCW'de o eblek maymun resmi olmayan bişey yok. O yüzden Uluç Ege'ye şu fötr şapkayı kaçırmadım. Koton'da 13 tl.. Elbiseler de 15-25 tl değişiyor. Bi de Kipa'nın çocuk reyonunda fiyatlar çokçok uygun. Kot ve eşofman altı çok güzel ve kış için 8tlye alındı.

Banyo için de kaptanın özel isteği vardı. Minik sepette, minik havlular. Madame Coco'da %50 var. Onu da tavsiye edebilirim..
Alırken iyi de anlatırken sıkılıyorum aslında biraz..

Onun dışında bi gün bahçe, köy, bi gün deniz rutinimiz devam ediyor..
Öpüyoruz..


Ben?! Hala!??

23 Haziran 2012 Cumartesi







Eveett!! Çok heyecanlıyım..
Abijim, sonunda beni mutlu edecek bi iş başardı, hala oluyorum.. Aslında ben başlığı Yeni Bebek diye atacaktım ama şimdi yüreğinize iner, benden bilirsiniz diye vazgeçtim :)

Kendimi biraz yaşlanmış hissediyorum. Sanırım kafamda hala olmakla ilgili böyle bir imaj gizliymiş.. Teyze, yenge, dayı vs neyse de bu 'hala' baya ağır geldi bana :)
Oğlumuz, kasım sonu gibi aramızda olacak, umuyorum sağ salim..
Tabii bu işe en çok Uluç Ege sevinecek. Bikaç kez üstüste hep kızların olduğu ortamlar denk geldi ona, 'Hep tıs hep tıs, sıkıldım ben anne!' diye söyleniyordu :)

Nazlı Vural - Uzun Geceler (Behzat Ç. 2.Sezon finalinden)

18 Haziran 2012 Pazartesi

Süpürme şeysi

13 Haziran 2012 Çarşamba

UE'nin toz alerjisinden bahsetmiştim. Benim de elektrik süpürgem bi hayli eskidiğinden yeni birşey aldım. Paylaşmak isterim..


Öncelikle, herşeyde olduğu gibi ev aletlerinde de 2 günde bir yenisi çıkıyor. Aynı marka bile kendi eski ürününü kötüleyip yenisini sunuyor beğeniye. Son çıkanlarda hep bir HEPA olayı var. Nedir efendim HEPA? High Efficiency Particulate Arresting - Yüksek Etkinlikte Partikül Yakalayıcı

Yani bizim küçük uyuzcuk UE gibi, halı tozu, koltuk arkası fikfikleri sizi hapsırtıp, gıcık şeklinde geçmeyen bir öksürüğe maruz bırakıyorsa kesinlikle seçmeniz gereken bir özellik.
Bir de extra köpük filtre var ki onu da 3-5 ayda bir musluk suyuyla yıkayıp kurutmak gerekiyor.
Bir de toz torbasız olması önemli. Toz torbalılar daha uygun fiyatlı olsa da zamanla filtrenin tıkanması, emiş gücünün azalması söz konusu olabilir.









Sessizliğine gelirsek, çok daha sessizleri var tabii ama 2 günlük kullanım sonunda diyebilirim ki bizim için ideal. Neredeyse hergün süpürdüğüm halde, bu yeni aletin çektiklerine inanamadım, şimdiye kadar almadığıma pişman oldum, birsürü minik tozcuk toplandı..


Dediğim gibi, kullanım alanı, kişisel tercihleri değiştirebilir.
'Amaaan ben öyle iki parça tüyden kıldan rahatsız olmam' diyorsanız torbalı, HEPAsız birçok ürün daha uygun fiyata..
Yok eğer, 'Benim için de önemli böyle şeyler, hemi de o çektiği toz kadar param tepili!' diyorsanız, toz torbasız,su filtreli ve epey tuzlu ürünler de var ama bunlar baya ağır olduğu için günlük kullanım için uygun değil bence.
Haaa eğer siz, 'Ne süpürgesi a yavrum, ben arka arkaya 4 halıyı atar balkona patpatlarım, 1000wattdan güçlü kol gücümle silkeler, arap sabunuyla şapurdatır, üstüne 3 kap yemek yapar, kocacağızımı kapılarda karşılarım!' diyorsanız saygıyla eğiliyorum önünüzde. Yalnız belirtmek isterim ki dinlediğim bir ortopedi uzmanının dediğine göre orta büyüklükte bir halının ağırlığı bu ağır siklet ve koparma işlemlerinde yaklaşık 120kilo yük bindiriyor katana bünyeye ve 30'una gelmeden bel fıtığı olanlar hep bu temizlik delisi teyzeler..
Haydi kolay gelsin canlar, öptüm hepinizi..

Evim şahane (mi)

12 Haziran 2012 Salı


Çooook dertliyim, dertliyiz aslında epeydir.. Ev aldığımızdan bahsetmiştim. Güzide yurdumun birçok güzel semtinde ev fiyatları aşağı yukarı 100.000 tayyip lirasından başlarken... Bodrum'da genel fikir çoook eski evlerde bile 2+1. Yani 2 oda ve açık mutfağıyla bir salondan oluşan 80-90m2'ler..
Ben daha ilk taşındığım günden beri böyle bir eve sığışamazken, 2 çocuk, arada ziyarete gelen akraba, eş-dost derken, bir de rutubet ve UE'de başgösteren alerji nedeniyle ve evimin önünden daha adımımı atar atmaz arabalar vızır vızır uçuşurken, şöyle söyleyeyim, gece sahilde içen ve eve 120 basarak dönenler bizim salonda ufak çapta bir deprem etkisi yaratıyor, ev zangır zangır sallanıyor.

Neyse çooook uzattım yine, biz anne-baba, dede yardımları ve biriktirdiklerimizle 3+1, şehir merkezine daha yakın, bizim için özellikle çocuklar için çok güzel bir bahçesi olan alt kat bir daire bulduk, aldık, camlara demir, bahçeye çit, perde, mutfağı, banyoyu istediğimiz gibi vs derken 200.000tl lik ev 235.000 tayyip lirasını buldu. Nisanda taşınalım dedik, oturma odasının borusu patlamış, yepyeni ev rutubet oldu. Aralıkta aldığımız evin kurumasını bekledik bütün kış.

Birkaç hafta önce İzmir dönüşü eyp ile evin kaba kirini temizleyelim.. diye gittik ki bahçe kapısına evin bütün parkeleri sökülüp atılmış. Ne hissettik şimdi anlatamam, evin içi çürümüş resmen. Artık girmesinler diye zibilyon kez bantladığım, ellibin tane domestos koyduğum tuvaletlere ısrarla girmeye devam eden işçi kardeşlerimiz bu seferde çeşmeyi açık unutmuş sular kesikken. Bütün odaları salonu diz boyu rutubet kaplamış 3-4 günde, parkeler çürümüş..vs ve biz bütün kış boşa beklemiş gibi sayıldık.. eyp tabii mütahitle girdi birbirine. Ben ağlamaktan geberdim..

Herşey karşılandı, parkeler yenilendi. eyp'nin hoşuna gitmeyen bikaç şey daha vardı, gıcıklığına onları da yapacaksınız diye çirkefleştik biz tabi :) Evle ilgili birkaç şey, süpürgelikler, badana falan kalmışken şimdi oturduğum mutfaktan aşağıya su akıtmaya başladı birkaç gün önce. Taşınınca kırdırırız diye düşünürken bu sabah bizim mutfak da sular altında. Fayanslar kırıldı, yıpranmış boru bulundu, başımızdaki uğursuzluk için tövbe çekildi. Şimdi ne oturduğum evde bir düzen, ne taşınacağım ev bitmiş, bir muallakta, çocuklar yalınayak bi aşağıda bi yukarda, keyifleri yerinde.. Şimdilik bu kadar yazabiliyorum, kuzular uyurken biraz kışlık kolileyeyim bari..


Arada üşenmedik sezonu da açtık tabii :)


Oku oku oku!!!

9 Haziran 2012 Cumartesi


Okumak için sıradışı, eğlenceli, heyecanlı, garip bir kitap arıyorsan!!!!