Yine kaldık bizbize :)

31 Ocak 2009 Cumartesi




Önce annem gelmişti geçen hafta.
O döndü İzmir'e, nöbeti babama ve kuzenlerime bıraktı. :)
Melek Güneş, kucaktan kucağa şenlikli günler geçirdi.
Çooook güzel hediyeler aldı. Tam alışmışken onlara el sallamayı öğrenmek zorunda kaldı..
Çekirdek aile halimize geri döndük.






eyp çoook yoğun şekilde çalışıyor. Pzt, teknenin bakımı bitmek zorunda, tekrar denize atılacak. Daha önce hiç bilmediğim şeylerdi bunlar. Kızaklarla tersaneye çekildi tekne. 1,5 ay gibi çok çok kısa bir sürede zımpara, vernik, boya, teknik işler....bitmek zorundaydı. Çok stresli günler geçirdi ama sonuna geldik sanırım.
Bu 43 metrelik devasayı karada görünce mg'nin gözleri kocaman açılmıştı. Biz altında minnacık kalmıştık. :)

Melek Güneş'le Bodrum turu

30 Ocak 2009 Cuma



Melek Güneş, dedesi, Gn ve Nc ile süper bir Bodrum gezisi yaptı.

Mazi kalbimde bir yaradır....

28 Ocak 2009 Çarşamba





Çocukluğumun eeeeennn güzel dizisi...
Huxtable'ların sıradan ama çoook eğlenceli hayatı.. Sezai Aydın'ın sesiyle Bill Cosby dadından yenmez. Baba, kadın doğum uzmanı, anne başarılı bir avukat, kızlar 8o'lerde ne kadar bakımlı olunursa öyle, bazıları üni.de okuyor.
ABD'nin acımasız zenci imajını yıkmak için kurulmuş çoook tatlı bir aile. İlginç bir şekilde görülür ki, eve gelen postacıdan, kapının önünden geçen insanlara kadar herkes zencidir. Sadece arada görünen ve işleri her zaman bozan bir hastaları vardır 'beyaz' olan :)
Şimdilerde her akşam 19.30'da Comedymax'de anılarımızı tazeliyoruz eyp ile.

Beni en çok şaşırtanlarsa bunlar oldu:

Evin en küçük kızı, Rudy, Emmy ödüllerinin en küçük adayı olmuş.



Evin en güzel kızı, Denise, Lenny Kravitz'le evlenip boşanmış.



Evin tek oğlu, sürekli yeni çıkan bıyıklarıyla övünen, Theo, öküz gibi bi herif olmuş deyim yerindeyse :)




Babalarının babası, Heathcliff Huxtable, hala çoook tatlı. Oğlu vefat etmişti yakın bir zamanda..

Şeker Portakalı, Zeze ve Melek Güneş....

26 Ocak 2009 Pazartesi




Bu kitabı uzuuuuun yıllar önce okumuştum.
Güneşi Uyandıralım'dı ilki. Çok sevdiğimi ve hüzünlendiğimi hatırlıyorum sadece.
O zamanlar sadece Aya Yolculuk, Seksen Günde Devri Alem, Denizler Altında 20000 Fersah vs.. takılan abijim epey dalga geçmişti benimle. Kemalettin Tuğcu'nun Brezilya versiyonuydu belki Vasconcelos ama o zamanlar etkilemişti beni minik Zezecik. Bundan 1 level sonrası İpek Ongun'a denk gelir ama ben teğet geçtim onu neyse ki. :)





Nerden aklıma geldi şimdi bu ortaokul günleri??
Benim için o zamanlar şeker portakalı bir kitap adından başka bişey ifade etmiyordu. Düne kadar da öyleydi.
Dün S.annem bahçeden topladığı minik şeker portakalını tattırdı bana. Nasıl baygın bir tadı var anlatamam. Miniğime artık taze meyve sularından tattırabiliyoruz. Ben de bu akşam elma suyuyla karıştırıp verdim meleğime. Bayıldı.. Gözler böyle açıldı resimdeki gibi.
Bu arada dudak üstündeki Bülent Ersoy benine dikkatinizi çekerim.
Anneannesinden minik bir miras, 3. gününde çıktı :)

Piyale Madra

25 Ocak 2009 Pazar





Piyale Madra'ya bayılırım yıllardır.
Kızım bi büyüse ona okutacağım, izleteceğim, dinleteceğim o kadar çooook şey var ki..
Ama o dayanamadı, şimdiden başladı. :)


....

23 Ocak 2009 Cuma

Yorum rekoru kırdı son yazım :)
Tüm arkadaşlarıma iyi dilekleri için teşekkür ediyorum çoook.
Bir anda herkesi böyle şoka uğratmak eğlenceli görünmüştü ilk günlerde gözüme. Fakat ilerleyen günlerde, bana geçen kışı hatırlatan bulantılar, baş dönmeleri.. tekrarlandı. İşimi neden bıraktığımı hatırladım..
Ama hayatımda herşeyden daha önemli olan bir adet melek güneşim olduğu için kendimi toparladım çarçabuk. 4. ay kontrolünde doktoruyla konuştuk. Mama sayısını arttırmıştım doktora gitmeden önceki birkaç gün. Artık sadece mama yok miniğimin hayatında. 2 küçük kaşığı ve bir adet tabacığı var. Bununla ilgili detaylı bilgi ve nefis resimler azz sonraa!! Çünkü benim laptopun şarj aleti bozuldu. eyp'nin şirket pc'sine pek dokunamıyorum, epey yüklü çünkü elimde kalır die ödüm kopuyor.
Annem geldi bu arada. Can kurtaran gibi yetişti. Biraz dinlenebildim son 1 haftada.
Benim de kontrolüm bir de. Epeydir yazmayınca nasıl birikiyor ya.. Anlatmak da zorlaşıyor böyle daldan dala konuyorum. Jr.'ın durumu çok çok ii görünüyor. 20 gün sonra ikili test, sonra üçlü...Bi yerden hatırlıyorum sanki bunları :)
Simdilik yazabileceklerim bunlar.eyp yeni tel alınca onunkine el koydum,ordan yazıyorum bunları, resim ekleyebilecek miyim bilemiyorum.

Melek Güneş abla oluoooo!!!!!

13 Ocak 2009 Salı





Çok şok edici bi haber gibi görünse de bizim beklediğimiz ve çooook istediğimiz bişeydi bu kuzu..
Henüz 5 haftalık.
İlk önce biraz telaşlandım aslında. Melek Güneş sezeryanla doğdu. Üstelik 3,5 ay önce. Ama doktorum sağolsun yine rahatlattı bizi epey. Ben çok dikkat etmiştim bu arada kendime. Dikişlerim çok iyi görünüyormuş.
Bir de üzüldüğümüz şey, Melek Güneş'in sütten kesilmek zorunda kalması oldu. Ama zaten çok çok az olan ve bi türlü arttıramadığım sütümü ilk aylardan itibaren ek mamayla destekliyorduk. O yüzden çok yabancısı değil mamanın.
Şimdilik günlerim bu yeni duruma alışmakla geçiyor. Cumartesi kalp atışı dinlenecek, bi de Melek Güneş'in 4. ay kontrolü :) Herşey karıştı birbirine. Kuzuların doğum günleri 40 mewlüdleri birarada olacak gibime gelio :)
Meleğimin minik omuzlarına büyük bi sorumluluk bindi şimdiden, küçük abla artık o, kıyamam...

Bana yalan söylediler :)

4 Ocak 2009 Pazar

Herkes, 3 aylık olsun toparlanır bebek, sen de rahatlarsın diodu. Bizim kız 3. aydan sonra coştu. Bi haller, tavırlar, gecenin köründe mızıklanmalar. Ama suç hep eypnin diorum kimse inanmıo.
Bebeklilere sorulan klasik sorular vardır, anne bloggerlar ii bilir.
Bunların en populeri 'Gece uykusu nasıl??'
Sana nee!!! Çok ağlıyor desem gelip uyutacak mısın? Ama benim dürüst kaptanım eyp napar?? 'Çook ii ya. Beşiğe koyuyoruz kendi kendine uyuyo bizimki.' Ve bu sözle gece bi türlü sonlanamaz. Melek Güneş, gözleri kızarıp dombalak gibi olana kadar ağlar. Ağlarken arada bir güler, koltuğumun altına sokar burnunu içini çeke çeke sızar en sonunda. Beşiğe sessizce koymaya çalışırım açar kocaman gözlerini. Tam uyudu ohh derken, eyp lavaboya ya da su içmeye kalkar. Yatağa girmeden öper bi daha. Benim mesaim böylece başa döner. Bizim aralık ayımız böyle geçen gecelerle dolu. 3 bitti artık ben 6. aydan ümitliyim. :)


Burada 1 günlüktü daha kuzucuk..

Bu arada çooook güzel gelişmeleri de yok diil miniğimin. Ellerini keşfetti son günlerde. Şaşkın şaşkın bakıo, gözlerini ovalıo uyandığında. Daha uzak mesafelerden bizi tanımaya başladı. Karşı koltukta oturan babası film izlerken ona baksın die çığlık atıo dikkatini çekmek için. Gezmeye bayılıo. Değişik bi dükkana girdik geçenlerde, cam eşyalar, boncuklar vardı. Hiç çıkarmadığı sesleri çıkardı orda, gözlerini açtı kocaman, ağzı açık bakakaldı :)

Güneşli günler...

2 Ocak 2009 Cuma